20 Ekim 2015 Salı ( Mars Günü )

( Fikret Mualla eseridir. )

Gün Enerjisi ( Numeroloji ) : 11 / 2

Günün Rehber Kartı ( Taroloji ) : Araba

Güneş : Terazi

Ay : Oğlak

Gün Yöneticisi : Mars

Bugün Mars günü! Mars savaş demektir! Ne için ve nasıl savaştığımızın farkında olmak önemli! Gün rehber kartının da Marsiyen bir vurgu yapan ‘’araba’’ kartı olması tesadüf olmasa gerek! Bugün özel bir gün ve bizim bu günde nelerin farkına vardığımız önemli! Her bir gün kendinden sonra gelen günün ışığını yaratır ve bu ışık devreye alındığı an itibariyle yarın da ışığını yaratmaya başlamıştır. Yani her gün birbiriyle çalışmaktadır. Tıpkı bizler gibi! Aslında hepimiz hepimizde yarattığımız ortak alanların kesişmeleriyle kendimizi yaratıyoruz ve bunun ne anlama geldiğinin farkına varmak önemli!

Ay oğlakta bulunuyor. Gece 23:32’de boşlukta hareket başlayacak, hem de Güneş ile kare yaparak! Yine bir kendimizi arama ve bulma ihtiyacı halleri! Fazla kaptırmayalım! Melisa çayımızı içelim, bir duygusal komedi falan açalım, müzik( hafif mümkünse… ) falan dinleyelim! Kitap okuyalım( kişisel gelişim olmak zorunda değil, kare kare çekilmeyebilir, iyi de gelebilir, farklı bünyelerde farklı etkiler gösterebiliyor! )… Nihayetinde daha bir kendimizi dinleyip anlamaya çalışalım ve özümüzdeki bırakalım açığa çıkarken bize hatırlatmak istediklerini hatırlatmayı başarsın! Böyle bir savaş gününün sonunda bütün hıncımızı kendimizden çıkarmaya çalışmayalım! Savaş, kendimizi ifade edebilmemiz içindir. Bunun için neye ihtiyacımız olduğunu fark edebildiğimizde, her şey yerini bulur. Gecenin ilerleyen saatlerinde( sabahın ilk saatlerine doğru, 04:37 ) Ay kovaya geçerek ‘’ Orjinallikler fora! ‘’ bir moda gireceğiz zaten! Bu kısım, buna ön hazırlık!

Gün titreşimi de bizden yaşam gücümüzün farkında olmamızı, kendi zıtlaşmalarımızda uzlaşı sağlamamızı, gerçek sevginin, onu olduğu haliyle sevmek olduğunu hatırlamamızı, bunu bir zahmet kendimize de uygulamamızı vurguluyor. Ne çektik be! Ne çektik sevece’z de mutlu olaca’z diye! Ne çektik elimizde tutaca’z da kötü kötü(!) kadınlara, adamlara kaptırmayaca’z diye! Bırakın yahu! Onlar korksun bizi kaybetmekten! Kendimizle kaldığımızda nasıl da eğlendiğimizi hatırlayın( böyle değilse bile artık bunu başarmanın vaktinin gelmiş olduğunu hatırlayın! ), değil mi? Haydi bakalım! Her şey ‘’ben’’de başlar, öyle değil mi?( çığlıklar duyulur: ‘’ Öyle!!! ‘’ ) İç sesinize kulak verin, onu duymak için kendinize izin verin ve fırsat yaratın! Orada, olduğuna inandığımızdan çok farklı bir dünyanın ışığı var!

Bakalım Yengeç burçlarda neler deneyimliyor? ( Bugün biraz mizah yanım ağır bastı herkese yağdırdım! )

YENGEÇ – KOÇ

Yengeç koçta kendinden çok farklı gördüğü bir enerjiyi bulur. Duvara çarpmaktan korkmaksızın yerinden fırlayan koç, yengece çok ilginç gelecektir. Koç duvara çarpsa da kalkıp bir tos daha indirebilir. Bu da yengece varlığının farkında olmadığı gücünü hatırlamak olabilir; çünkü yengeç kırılmaktan korksa da aslında zannettiğinden çok daha fazlasını yapabilecek güçtedir.

YENGEÇ – BOĞA

Boğada sağlamlığı deneyimler yengeç, ayakları yere çok daha sağlam basmak isteyen yanına çok iyi gelir boğanın duruşu, boğanın dilini çabuk kavrar ve birlikte epey iyi işler başarabilirler. Boğa yengecin ruhuna da hitap edebilir. Yeter ki buna değeceğine karar versin! Ah boğa ah!

YENGEÇ – İKİZLER

Yengeç ikizler ile konuşmayı öğrenir. Dinleyici maskesine kısılıp kalırsa afakanlar basabilir. İkizler sanki söylenebilecek her şeyi duymuş gibi davransa da yengeç ona hiç bilmediği şeylerden bahsedecektir. Birbirlerine farklı dünyaların kapılarını aralayabilirler! Yeter ki istesinler ve buna açık olsunlar!

YENGEÇ – YENGEÇ

İki yengeç… Sürekli karşılıklı incinmeler ve küsmelerle geçebilir. Birbirlerinden karşılıklı bekleyişe kapılırlarsa ‘’ Tavşan dağa küsmüş, dağın haberi olmamış! ‘’ durumları söz konusu olabilir. Birbirlerine yüreklerini açabilecek cesareti gösterebilmeleri gerekir. Tabii bir de birileri onları evden dışarı çıkarabilmeli!

YENGEÇ – ASLAN

Aslan yengecin içindeki cevheri açığa çıkarmasını tetikleyecektir. Aslan yengece ben demeyi hatırlatır; çünkü sürekli ‘’ Ben… Ben… ‘’ deyip ortalıkta dolaşacaktır. Yengeç aslana sorumluluklarını hatırlatmak ister. Nasıl olsa hatırlasa da birazdan unutacaktır. En iyisi anı yaşamaları! Aslan, yengeç üzülmesin diye zaten bazı şeyleri göz önünde bulundurmaya çalışacaktır. Bir aslanın içten bir alkışı kaybetmek istemeyeceği kesin!

YENGEÇ – BAŞAK

Yengeç başakla bir derlenir toplanır. Dünyaya bir adapte olma moduna girer. Yararlı ile yararsızı birbirinden ayırır. Başak ona muhteşem detokslar falan anlatır. Yengeç bir şekle şemale girer. Başak fazla sululuğa gelemez. Başak eleştirmeyi sever; bununla birlikte yengeç bu dostunun iyi niyetini ve saflığını keşfettiğinde hemen onu korumaya alır. Onlar erer muradına…

YENGEÇ – TERAZİ

Yengeç terazi ile yaşama daha relax bir duruş kazanır. Öyle de olur, böyle de olur, aslında şöyle bile olur, hatta şöyle… Aha bir terazi ile karşı karşıyayız. Yengeç terazi ile daha barışçıl bir doğa kazanır. Teraziye gerçekten ne istediğini bulmasında yardımcı olurken kendi de birçok şey keşfedecektir.

YENGEÇ – AKREP

Akrep ilk bir tırsıtabilir suların büyülü prens(es)ini! Tehditkar bakışlarla önce onu etkilediğini hissetmek isteyecektir akrep! Kendi sınırları içindeki hükümdarlığını kurduğuna inandığında yengece yakınlaşacaktır. Yengeç onu, ondan pek ürkmüş ve hakimiyetini kabul ediyor maskesiyle karşılayıp tüm istediklerini bir bir yaptırabilir akrebe! Akrep o tehditkar bakışlarının  ardında sudur nihayetinde! Birbirlerini anladıklarında keyifli bir dostluk olacaktır.

YENGEÇ – YAY

Yengeç yayın kırdığı potların hiç de bilinçli olmadığının farkına vardığında yayı anlamaya başlar. Yay büyümek ve genişlemek ister. Yay ile birçok yolculuğa çıkabilir yengeç, oturduğu yerde ülke ve hatta dünya sınırlarını aşar, devr-i alem yapmış kadar olur. Yayın bilgeliği yengecin iyi bildiği maskeler şeklinde kendini gösteriyorsa yengeç onunla iyiden iyiye eğlenecektir. Birlikte keyif almayı öğrenmeleri gerek! Samimiyet önemli!

YENGEÇ – OĞLAK

Yengeç için oğlağı anlamak kolay değildir! Oğlak aklına bir şey koyduğunda elinden kurtuluşu yoktur. Yengeç için bu fazlaca sert gibi gelebilir; bununla birlikte bu yengecin içindeki uyuyan yılanı da uyandırabilir. Yengeç de bir şeyi aklına koyduğunda tüm gücünü ortaya koyabilir( yeter ki bunun koruyuculuğuna inansın! ). Mutlaka bununla ilgili bir yerlere sakladığı bir şeyler vardır( annelik ). Birlikte çalışmayı öğrendiklerinde, yengeç oğlağa renklilik, oğlak yengece kararlılık verir.

YENGEÇ – KOVA

Yengeç kovada yaşamın çok farklı renklerini deneyimler. Kova inatçıdır. Yengeç, kova onu anlasın, hissetsin ister. Kova anlasa da anlamazlıktan gelir. Özgürlüğüne düşkündür. Romantik olmak istediğinde romantiktir kova, ama ‘’ Abartmayalım! ‘’ der. Birbirlerine kendi olma iznini verdiklerinde, değmeyin keyiflerine!

YENGEÇ – BALIK

Yengeç balığı ilk bakışta tam kendi gibi sanacaktır. Bir yengeçten daha çok hatta! Balık çünkü herkese kendi gibi gözükmeye meyilldir. En azından ilk bakışta! Ardından saklı özellikleri açığa çıkmaya başlar. İlginç, kendine has, gizemli, dünya fikirlerini altüst eden bir doğa! Birbirlerini anlamaya başladıklarında suyun keyfini en iyi çıkarabilecek ikilidir. Yeter ki birbirlerini oldukları gibi( bazen tuhaf da gelse ) sevmeyi öğrenebilsinler!

Sizi seviyorum,

Hüseyin Akdağ